Images

Aşk mı? Bağımlılık mı?



Hepimiz aşk nedir diye sormuşuzdur ve eğer bir gün aşık olursak aşkı tanıyıp tanımayacağımızı merak etmiş, kaygılanıp durmuşuzdur.
Aşk, sevgilinin çarpık bacaklarını düz görmektir demiş şair. 
İşte büyük düşünürlere göre aşk nedir?
Aristo: "Sevmek acı çekmektir, sevmemek ölmek. Sevmek zevktir ama yalnız sevilmenin hiçbir zevki yoktur"
Augustinus: "Sevgi ruhun güzelliğidir."
François Bacon: "Büyük insanlarda, liyakat sahibi olanların kendilerini budalaca aska kaptırdıkları görülmez. Büyük ruhlar ve büyük isler askla uzlaşmaz"
Bailey: "Aşk dünyanın en tatlı mutluluğu ile en derin acısından yaratılmıştır"
Balzac: "Aşk yaşamında kadın, ancak hünerli bir çalgıcının elinde dile gelen bir lir gibidir. Kadınlar bizleri sevdikleri zaman her suçumuzu bağışlarlar"
Basta: "Erkek az fakat sık sever, kadın ise çok ancak bir kez sever"
Jeremy Bentham: "Aşk hazzı, dostlukla duyu hazlarından yoğrulmuştur"
Bulor: "Aşk cennetin dilinden bize kalan tek andır"
Antoine Bret: "Aşkın ilk soluğu mantığın son soluğudur"
Jacob Boehme: "İstek, hareket/genişleme, yön veren tezlere bilgelik eklendiğinde aşk olur"
 La Cordaire: "Aşk her şeyin başlangıcı, ortası ve sonudur"

Ya diğer insanlar nasıl tanımlamış;

·  Aşk, karşılıklı sevgidir. Acıyı tatlıyı paylaşmaktır.
·  Aşk, kırık kalp demektir.
·  Aşk, paylaşmaktır. Çünkü aşk paylaştıkça yücelir.
·  Aşk, sonsuz sevgidir. Aşk, birini sevip onunla olmaktır. Ölümüne sevgidir.
·  Aşk, tükenmez bir kalemdir. Dertleri yazmaya yarar.
·  Aşk, umutsuzca beklemek hem de hiç sevmeyecekmiş gibi.
·  Aşk, yaşanması gereken en güzel duygu ancak içinde yalan olmadığı sürece ve aşk bir insana verilebilecek en özel değer olarak adlandırıyorum.
·  Aşk, karşılıklı yaşan bir devrimdir.
·  Aşk, erişilemeyen erişildiği zamanda bitendir.

Aşk dediğimizde akan sular durduğu ve yaşanan en güzel duygu olarak algıladığımız için yaşamımızdaki birçok duyguyu aşkla ilişkilendirmişiz.
Ben bugün aşkı farklı bir açıdan incelemeyi düşünüyorum.  Yaşadığımızın doğal aşkmı yoksa bir bağımlılık olduğu yönünden incelemek istiyorum.

Images

Hayatı Doya Doya Yaşamanın İpuçları


İNSANLARLA TANISMAK
İnsanların sorun yaşadığı konulardan biri başkaları ile tanışmaktır. Bu gezegende çok sayıda insan olmakla birlikte birbirine yakınlaşmayan çok sayıda insan olması çok şaşırtı­cı bir durumdur.
Teresa beni danışmanı olarak seçmişti. Büyük bir şirket­te çalışıyordu. Yöneticilik yapıyordu ve dünya çapında iyi bağlantıları olan çok sayıda insanın olduğu büyük bir şirket partisine gidebilmek istediğini, partiye gitmeye korktuğunu ve gidecek olursa oradaki kimse ile konuşamayacağına inan­dığını söyledi. Her zaman bir dereceye kadar sosyal fobilere sahip biri olduğunu bana söyledi.
Bu fobi onun sokağa çıkmasını ya da insanlarla konuş­masını engelleyecek ölçüde bir şey değildi ama ne zaman yö­netici olmaktan çıkıp kendisini sosyal bir olayın içinde bulsa kendisini tamamen rahatsız hissediyor, konuşacak olursa da kekeliyordu. Bana bu partiye gidip eğlenebilirse yükselmesine yardımcı olacak bağlantıları ve benzeri birçok şeyi elde ede­bileceğini söyledi. Ona şöyle sordum, "İlk olarak, partiye bulunmanı sağlayacak olan şey nedir; ikinci olarak da parti boyun­ca orada bulunmanı ve keyif almanı sağlayacak olan şey ne­dir?" Bunlar iki farklı şeydir çünkü Teresa tipik bir şekilde bu durumlardan kaçmıyordu. Yaptığım ilk şey onun yoğun bir şekilde istediği bir şeyi düşülmesini sağlamaktı.
Images

Hayatı Doya Doya Yaşamak-2



SEVGİYE ERİSMEK
İnsanların sevdikleri kişilere, sevgilerini ifade etmek gi­bi konulan ertelemeleri bana çok garip geliyor. Örneğin in­sanlar genellikle çocuklarıyla zaman geçirme gibi konuları erteliyorlar. Bana her zaman "Yeterli zamanını yok," diyorlar ama ellerinden hiçbir şeyin gelmeyeceği konular üzerinde en­dişe duyarak geçirdikleri zaman çok büyük boyutlarda. Aslın­da keyif alabilecekleri ve yapabilecekleri şeyler var.
İnsanların önceliklendirme yapması gerekiyor. İşe gide­bilmek için yola belli bir süre ayırmak zorundalar ama işi dü­şünmeye ne kadar zaman ayıracaklarını düşünmüyorlar. Eğer "Şimdi araba kullanarak işe gideceğini, bu bir samimi alır, bu bir saati de oraya vardığında ne yapacağımı düşünerek kullanabilirim," diyecek olursanız daha fazla boş zamana sa­hip olursunuz. Evden ayrılmadan önceki bir saatinizi kafanız­dan o gün yapacağınız işleri geçirmeye harcamak yerine çocuklarınızla geçirebilirsiniz.

Images

Hayatı Doya Doya Yaşamak


Hayatta karşıma çıkan insanların çoğu sorunları konu­sunda endişelenmeye çok fazla zaman ayırıyor ama eğlence­ye yeterince zaman ayırmıyor. Ben insanlara her zaman şöy­le soruyorum, "Sorunlarını çözdükten sonra tüm o boş zama­nında ne yapacaksın?" Daha fazla eğlenceye ulaşmak mutlu olmanın önemli bir parçasıdır.
Mutlu olmanın diğer bir parçası iyi ilişkilere sahip olma­nızdır. Hayatlarını köle gibi çalışarak geçiren ve hayattaki önemli şeylere odaklanmayı beceremeyen çok sayıda insan vardır. Sevgiye erişmek ailenizle özel zamanlar geçirebilmek ve hayatınızdaki özel kişiye zaman ayırmak demektir.
Sevdiğiniz birini bulabilmek için ya da hatta daha iyi bir sosyal iletişim ağına ve daha iyi bir arkadaş grubuna sahip olabilmek için daha fazla insanla tanışmak önemli bir nokta­dır. Bu gezegende milyarlarca insan yaşıyor, bu yüzden her­hangi birimizin kendisini yalnız hissetmesi için hiçbir neden yok. Kendinizden hoşlanmayı öğrenmek, başka insanların yanında kendinizi nasıl hissettiğiniz konusunu iyileştirmek ve nasıl flört edileceğini bilmek insanlarla tanışma konusun­da sahip olabileceğiniz iyi bilgilerin başındandır.
Önemli görevlere sahip olmak hepimizin ihtiyaç duydu­ğu bir şeydir. Bu ister vergi, ister okulda yapılan çalışmalar olsun hayatlarımızı iyi bir şekilde geçirebilmek için gerçek­leşmesi gereken bazı şeyler vardır. Bunları yapabilmek için kendinizi motive edebilmek sahip olunması gereken yararlı yeteneklerden biridir.
Images

Ruhsallığın Egosu


 Bilmek OLMAK DEĞİLDİR
Ego kelimesini derinden incelemeye aldığımda iletişimde bulunduğum çevreye de ego ile ilgi­li araştırmaları çeker hale gelmiştim. İnsanların yaptığı her harekette altındaki egoyu görmeye çalışıyordum. Hatta ileri giderek onların egoları olduğunu söylüyordum. Çünkü öğrenmiştim. Onları egolarından vurmaya çalışmak fikri her ne kadar ego olsa da bilgimin arkasına sığınıp bunu silah olarak kullandığım durumlar oldu.

Tersini de yaşadım. İnsanlar benim egolarım olduğunu, bir şeyleri yenemediğimi söylediler. Bu canımı acıtan bir şey oldu zaman zaman. Yaptığımın karşılığını alıyordum. Ama bunu göremiyordum. Ego hakkındaki bilgilerim bile kendi egosunu oluşturmuş insanları egolarından vurmaya çalışıyordum. Ve biri beni vurmak istediğinde tepki veriyordum. Egolarımın olduğunun söylenmesi bana küfür gibi geliyordum. Yani aynı olayın iki zıt kutbuda beni tetikliyordu... Ne mutlu ki böyle şeylerim yok artık...
Images

Affetmek En Asil İntikamdır


Affetmek En Asil İntikamdır
Nefreti aşmanın tek yolu var: Affetmek
Başkalarını affettiğimizde biz özgürleşiriz.
Nefret yaşamdan zevk almamızı, insanların güzel yanlarını görmemizi engeller
Hiç kimse saf iyi ya da saf kötü değildir
Salt kötülükleri görmek bir süre sonra şüphe, depresyon ve umutsuzluk denizinde boğar insanı Nefret dolu bir yaşam, mutsuz bir yaşamdır.
Affetmek insanı derinleştirir.
Affetmek için, insanın ruhsal ve zihinsel olarak kendisini hazır hissetmesi gerekir
Çünkü affetmek bir seçimdir
Kimsenin zorlamasıyla affetmek mümkün değildir
Affetmek bir süreçtir Birdenbire affedişler bile bir sürecin ürünüdür
Affetmeyi seçtiğinizde kimse size borçlanmayacaktır Yani koşullu affetme yoktur
Diğer insanın da sizi affetmesini, değişmesini veya sizin istediğiniz gibi olmasını beklemeyin
Affetmek bir seçimdir. Amacı sizin rahatlamanızdır, sizin özgürleşmenizdir
Nefret duyduğunuz kişinin yaşıyor ya da ölmüş olması sizin affetme sürecinde duyduğunuz acıların yoğunluğunda bir farklılık yaratmayacaktır
Images

Bir Başarı Hikayesi


Bir zenci.
Çocukluğu kötü geçmiş.
Babası onları terk etmiş, üvey babası çok kötü davranmış, onu ve kardeşlerini hırpalamış, annelerini dövmüş.
Daha yedi yaşındayken "çocuklarını asla bırakmayacağına" yemin etmiş.
Akıllı olduğu için arkadaşları buna "koca kafa" adını takmışlar.
Ama okumamış.
Gidip Deniz Kuvvetleri'ne yazılmış.
Sıhhiyeci olmuş.



Orada işleri çabuk öğrenmiş, doktorların ilgisini çekmiş.
Askerden sonra tıp okumayı düşünmüş.
Ordudan ayrılınca bir hastanede çalışmaya başlamış.
İşler iyi gidiyormuş.
Evlenmiş.
Sonra hastanede çalışmaktan vazgeçmiş.
Hastane malzemeleri satarak zengin olacağına karar vermiş.
Bu karar, onun felaketinin başlangıcı olmuş.
Bu arada bir de oğlu doğmuş.
Kapı kapı dolaşıp "tarayıcı" denilen bir alet satmaya uğraşıyormuş doktorlara.
Ama işler iyi gitmiyormuş.
Hayat gittikçe daha zorlaşıyormuş.
Parasızlık, çocuğun yuva masrafı, biriken faturalar, ödenemeyen kira, karısının çift vardiya çalışması, tarayıcıları kimsenin almaması.