Images

Motivasyon

MOTİVASYON VE BAŞARI İÇİN TAM 50 TAKTİK!
Motivasyon, mutlu ve Başarılı olmak için hayati önem taşır. Aşağıdaki ipuçları, kendi kendinizi motive etmenize ve bunu sürdürebilmenize yardımcı olacaktır. Bunlar, pratik ve sonuca yönelik tavsiyelerdir. Uygulamadığınız sürece, genel kültürden öteye geçmeyeceklerdir.

1. HİKAYENİZİ YAZIN

Temiz bir kağıda bir iki paragraf olacak şekilde arzu ettiğiniz geleceğin hikayesini yazın. Gelecekte yapmakta olduğunuz şeyi, yaşadığınız yeri ve sahip olduklarınızı yazın. Bu sizi, hem şimdi hem de gelecekte motive edecektir.

2. GELECEĞİ GÖZÜNÜZDE CANLANDIRIN

Gözlerinizi kapatın ve kendinizi gelecekte ne yapıyor olarak görmek istiyorsanız, onu yaparken canlandırın. Sağlıklı bir şekilde koşuyorsunuz, bahçenizdeki çiçekler ile ilgileniyorsunuz ya da çalışıyorsunuz. Örneğin, hayaliniz küçük bir işyeri açmaksa, kendinizi açılış gününde, müşterileriniz ve çalışanlarınız ile selamlaşırken hayal edin. Böylece, hayallerinizi somutlaştırabilirsiniz.

3. GEÇMİŞİ GÖZÜNÜZDE CANLANDIRIN

Geçmişi gözünüzde canlandırdığınızda, daha önce nerede olduğunuzu ve ne kadar yol kat ettiğinizi görürsünüz. Planlı hedeflerinize ne kadar ulaştığınızı ve nerelerde hata yaptığınızı anlarsınız. Bu sizin doğru yolda ilerlemenizi sağlayacaktır. Bir şoförü düşünün, yalnızca önüne baksa ve dikiz aynasından yararlanmasa nelere maruz kalabilir. Zaman zaman geçmişe bakmak, en az şoförün dikiz aynasına bakması kadar yararlıdır.

4. BÜYÜK DÜŞÜNÜN

Geleceğiniz ile ilgili büyük düşünmekten korkmayın. Bu, kısa süreli Başarısızlıklarınıza katlanmanızı kolaylaştıracaktır. Engeller, sizi durduramayacaktır. Çünkü, sizin gözleriniz büyük hedefe kilitlenmiş olacaktır. Uzun bir zamandan sonra sevdiğinize kavuşacağınızı düşünün, onu tren garından almaya giderken, bardaktan boşanırcasına yağan, sizi sırılsıklam eden yağmur, rahatsız eder mi?

Images

Nefes Egzersizleri


Nefes Alma Teknikleri
Nefes, sağlıklı olma ve iyileşmede temel anahtarlardan birisidir ve nefes almadan tam olarak yararlanmak için tüm yeteneklerimizi kullanmamız gerekir. "İnsanlara kendiliğinden iyileşmeye ulaşabilmeleri için tek bir şey yapmalarını söylemek zorunda kalsaydınız söyleyeceğiniz şey ne olurdu?" diye sorulsa şu yanıtı vermek gerek. "Nefesinizle çalışın!"

1 - Nefes Alma Gözlemi:

Nefes alma sistemlerinden en basit olanı onu gözlemlemek, herhangi bir şekilde etkilemeye çalışmadan nefes alma temponuzu zihninizle izlemekten başka bir adım atmamaktır. Bunu sağlamak için;

2- Dışa Vererek Başlama :

Nefes alma süreklidir, başı ya da sonu yoktur, ama doğrusu, bir nefesin içe çekerek başladığı, dışa vererek sona erdiği gibi bir düşüncemiz de vardır. Bu yaklaşımı tersine çevirmeye çalışalım. Beş dakikalık Nefes Alma Gözlemi`nin sonunda bunu deneyin. Yine, dikkatinizi onu etkilemeye çalışmadan nefes almaya yoğunlaştırın, ama nefesi dışa vermeyi her yeni nefesin başlangıcı olarak deneyin. Bunu sadece bir dakikalığına yapın. Bu şekilde tersine çevrilmiş nefes almanın ne kadar farklı olduğunu göreceksiniz. Nefes almaya dışa vererek başladığınız zaman, kendinizi nefesinize çok daha yakın hissedip, pasif biçimde izlemektense aktif biçimde onunla içiçe olduğunu düşünebileceksiniz.
Bu yön değişikliğini yapmanın önemli bir psikolojik nedeni var:
Nefesi dışa vermeyi denetleme potansiyeliniz nefesi içe çekmeyle kıyaslandığında daha fazladır. Çünkü ciğerlerinizden çıkan havayı sıkıştırmak için kaburgalarınız arasındaki iradenizle yönlendirdiğiniz kasları kullanabilirsiniz ve bu kas sistemi havayı içeri çekerken kullanılandan çok daha güçlüdür. Dışarı daha fazla hava verdiğinizde, kendiliğinden içeriye daha fazla hava alırsınız. Solunum, derinleştirmek istenilir bir şeydir ve bunu yapmanın en kolay yolu da nefesi dışa vermeyi her ayrı nefesin ilk kısmı olarak düşünmeye başlamak, nefesi içe çekme konusunda hiçbir kaygı duymamaktır. Çin alfabesinde "nefes"in iki parçası vardır; bunların birisi "dışa verme", diğeri ise "içe çekme" anlamına gelir ve dışa verme önce gelmektedir.
Images

Gevşeme ve Konstrasyon


GEVŞEME EGZERSİZLERİ

Gevşeme egzersizlerinin temeli beyindeki a (Alfa) dalgasını artırmaya dayanır. Uyku ile uyanıklık arasındaki bir şuur halinin yaşanabilmesine olanak sağlayan bu metot, ilk anda size büyük bir denge sağlayacak. Modern dünyanın yıpratıcı hayat şartlarını dengeleyecektir. Bu özelliğinden dolayı, "gevşeme egzersizleri" sadece "Ruhsal Güçler"in geliştirilmesinde değil, enerjilerimizin dengelenmesinde de önemli bir etkiye sahiptir.

Günümüz insanı enerjisini çoğu zaman boşu boşuna, her hareketinde, hatta uykusunda bile harcamaktadır. Organizmasının haddinden fazla gerilim içinde bulunması, organizmasını vaktinden önce yıpratır ve birçok düzensizliklere sebep olur.

Bunlara örnek olarak: Ülser; sindirim ve dolaşım bozuklukları, psikosomatik rahatsızlıklar, yorgunluklar ve stres söylenebilir. Zihinsel faaliyet de bozulur. Konsantrasyon ve yaratıcılık zorlaşır. Kendine güven eksikliği, olumsuz düşünceler ve sıkıntı halleri genellikle enerjinin bu dengesiz dağılımından kaynaklanır. İlerki aşamalarda benlik kaybolur, dağılır ve yıpranır. Bunlar karşısında insan, içki, teskin edici, uyku verici haplardan yardım umar. Bu gibi şeyler geçici bir rahatlık sağlar ancak çözüm getirmez.

Bu kısır döngüden kurtulabilmek tamamen size bağlıdır. Yeter ki zamanınızın bir kısmını bu işe ayırın...

Her gün ayıracağınız 30 dakika, önünüzdeki aylar içinde, arzu edilen mükemmelliği sağlayacak ve yaşamınızı, isteğinize bağlı olarak değiştirmenize yardımcı olacaktır... Tabii ki parapsişik yeteneklerinizin gelişmesine de...

Fırsat buldukça aşağıda tekniklerini vereceğimiz gevşeme egzersizlerini kendi kendinize tekrarlayınız...

Images

Nefes Alma Teknikleri

Nefes, sağlıklı olma ve iyileşmede temel anahtarlardan birisidir ve nefes almadan tam olarak yararlanmak için tüm yeteneklerimizi kullanmamız gerekir. "İnsanlara kendiliğinden iyileşmeye ulaşabilmeleri için tek bir şey yapmalarını söylemek zorunda kalsaydınız söyleyeceğiniz şey ne olurdu?" diye sorulsa şu yanıtı vermek gerek. "Nefesinizle çalışın!"
  




Bazı nefes alma teknikleri

I - Nefes Alma Gözlemi:

Nefes alma sistemlerinden en basit olanı onu gözlemlemek, herhangi bir şekilde etkilemeye çalışmadan nefes alma temponuzu zihninizle izlemekten başka bir adım atmamaktır. Bunu
sağlamak için;

1) Rahat bir pozisyonda dik, gözleriniz hafif kapalı olarak oturun.

2) Dikkatinizi nefesinize yoğunlaştırın ve mümkünse aşamalar arasındaki değişiklikleri takip ederek, içe çekip dışa vererek nefes temponuzun ritmini izleyin.

Images

EFT-Duygusal Özgürleştirme Tekniği



E.F.T basit anlamda nedir ?
EFT – “Emotional Freedom Technique”, yani
“Duygusal Özgürlük Tekniği”
Tüm fiziksel, zihinsel, ruhsal sorunların, hastalıkların altında, enerji sistemimizdeki tıkanıklıklar yatar.
(bağımlılıklar, fiziksel rahatsızlıklar, korkular, fobiler, depresyon,Vs…).
EFT, bu tıkanıklıkların ortadan kaldırılmasında kullanılan yöntemdir…
EFT, yazının ortasında görebileceğiniz üzere sayısız sorunun çözümünde uygulanabilir.
Uygulamayı öğrenmek başlangıçta zor görünebilir ancak bir kere öğrenildiğinde çok kolaydır. Bir çok sorununuza yarım saat gibi kısa bir sürede çözüm bulabilirsiniz.


  EFT çok basit bir dizi işlem yapılan bir yöntemdir. Bu basitliğine rağmen, tüm yemek tariflerine benzetilir; her basamağı aynen tanımlandığı gibi uygulamazsanız, istediğiniz sonucu alamazsınız. Bu nedenle aşağıdaki basamakları iyice dikkatle incelemeli ve uygulamalısınız.


EFT’nin dört temel basamağı vardır: Ana Reçete  olarak adlandırılır.
1. Kurulum
     a. Odaklanma
     b. Değerlendirme (Ölçme)
     c. Onaylama
2. Vuruş serisi (Hatırlatıcı tanım söylenerek vurulur)
3. Dokuz Gamut noktası ve göz hareketleri
4. Vuruş serisi

Images

Zaman Yönetimi


    


  Yazar : Ray JOSEPH

Yayınevi : Epsilon

BÖLÜM 1
ZAMAN: HAYATİ BİR KAYNAK

Yeterince zamanınız var mı ? Cevabınız kesin bir hayır ise, yöneticilerin büyük bir çoğunluğu ile aynı sınıftasınız demektir. Bu gerçekten ürkütücü, çok nazik bir durumdur. Birden zamanın yeterli olmadığını farkedersiniz. Aslında, hepimizin sahip olduğu zaman aynıdır. Ama bu, pek az insan için yeterlidir. Öyleyse zaman sorunun kendisi değildir. Sorun bizde! Yani sorun ne kadar vaktimiz olduğunda değil, sahip olduğumuz süre içinde neler yaptığımızda.


Eşsiz bir kaynak olan zamanı nasıl harcayacağımıza karar verebiliriz. Tıpkı öteki kaynaklar gibi zaman da çok etkili biçimde değerlendirilebilir veya boşa harcanabilir. Yazar ve danışman danışman Drucker şu gözlemde bulunuyor: “Zamanen az bulunan kaynaktır. Eğer doğru yönetilmiyorsa, hiçbir şey yönetilmiş sayılmaz.” Zamanın yönetimi konusu neden ihmal ediliyor? Çünkü bütün kaynaklar arasında görünüşe göre en az anlaşılan ve en kötü yönetileni zamandır. Paha biçilmez bir değerin kullanımını şansa bırakıyor, kontrol edip planlamıyoruz.

Aslında insan zamanı yönetmez, yönetemez! Çünkü akreple yelkovanın hareketi bizim yönetimimizin dışındadır. Bunlar durmaksızın hareket ederler ve biz ne yaparsak yapalım, zaman önceden kararlaştırılmış bir hızla akıp gider. Mesele saati yönetmek değil, kendimizi zaman içinde yönetebilmektir. Aşağıdaki listede çeşitli zaman tuzakları verilmiştir. Bunlardaki tuzaklardan sizin düştükleriniz mutlaka vardır. Dikkatlice inceleyiniz!.

Images

Anne ile Uyum


"Kadınların ezelden beri bildiği kâinatın dengelerini erkekler de anlamaya başladıkları zaman, dünya daha iyi bir yer olmak üzere değişmeye başlamış olacaktır.”
Lorraine Canoe-Mohawk Kabilesi

“Bert Hellinger (www.hellinger.com) dünyada iz bırakmış pek çok bilgenin neredeyse tartışmasız öngördüğü bir gerçeğe parmak uzatıyor. “Hayattaki başarı anne ile iyi ilişkiler kurmaktan geçer, kendisini annesinden büyük gören kaybetmeye mahkûmdur” diyor.

Gerçekten de, para ve iş daima dişi ilke ile bağlantılıdır. Dişi ilkenin en büyük temsilcisi önce dünya ana sonra da elbette kendi annemizdir. Yaptığınız işin başarılı olması ve başarının süreğenliği ancak dünya ve annenizle olan sağlıklı ilişkilerle mümkündür” demiştim. Şimdi soruyorum:
-Annenizle ilişkiniz gerçekten iyi mi? Gerçekten ona yüreğinizde en büyük yeri veriyor musunuz? Anneniz kendi dünyasına yıllar önce göçmüş olabilir. Sorum yaşıyor olup olmamasıyla ilgili değil. Sorum “ona geçmişte gereğince saygı duydunuz mu” da değil. Sorum “ister yaşıyor olsun ister dünyası değişmiş olsun, şimdi ve burada annenize yüreğinizden minnet duyuyor musunuz, ona yüreğinizdeki en büyük yeri veriyor musunuz?”

Annenize yüreğinizde en büyük yeri vermek demek, ona mesleği, yaşamdaki yeri, duruşu, geçmişi, ataları, atalarının geçmişi, size tuhaf gelen davranışları, konuşmaları, hataları ile birlikte ve onlara rağmen en küçük bir eleştiri getirmeden “evet” diyebilmektir.

Bunu yaparsanız yaşasın yaşamasın, annenizin tüm enerjisel desteği sizinle olacaktır. Ancak iş hayatınızda mutlak başarı için bu ilk adım olsa da yeterli adım değildir. Daha büyük planda, tıpkı öz anneniz gibi dünya anaya da tüm varlığınızla ve onun da tüm varlığı, geçmişi, bugünü ve geleceği ile “evet” demeniz gerekir.