Çekim Yasasını İlişkilerde Uygulamak – 1

Son günlerde ilişikler konusunda ne yapacaklarını soran pek çok mail aldım. Aslında hepsi bir birinin benzeri sorunlar. Sadece bakış açısı olarak kendimizi belirlediğimiz kalıplara uygun şekilsellik üzerine odaklamış durumdayız. Başka bir yöne bakamıyoruz veya başka bir çözümlere ve seçeneklere sahip olabileceğimizin farkında değiliz.

Yarattığımız ilişkiyi kendi seçimlerimizle yarattığımız halde, bakış açımızla ve düşüncelerimizle yarattığımız kısır döngüsü içinde sıkışmış durumdayız.

Bu konuda düşüncelerimi aktarmadan önce bu konuda yazılmış en güzel yazılardan birisi olan Aykut Oğut’un üzerinde ayna olan kitabındaki bir bölümü paylaşmak istiyorum.

Dünyanın birçok yerinde bulundum ve uzun süreler yaşadım, size yemin ediyorum daha Türkiye kadar evlenme meraklısı bir ülke görmedim. Lafım kızlarımıza.

Ne zaman birine niye ille evlilik desem, şuna benzer cevaplar alıyorum.

–          Ee yaşım geldi.

–          Ee yaşım geçti.

–          Arkadaşlarımın arasında bir tek ben bekar kaldım.

–          Artık güvende olmak istiyorum.

–          Annemle babamla oturmaktan sıkıldım artık.

–          Bu oğlanı kaçırmak istemiyorum.

Şimdi sizlere bir test vereceğim. Lütfen bunu uygulayın.;

Etrafınızda bulunan arkadaşlarınızı listelemenizi istiyorum. Şunda yukarıdaki cümlelere bakın ve buna benzer cümleleri söylemiş, hala söylemekte olan arkadaşlarınızı bu listeden bulup işaretleyin.

Diyelim ki listenizde 2 arkadaş var: AYŞE ve NURTEN.

Hatırladığınız kadar AYŞE bu cümlelerden bazılarını söylüyordu. Falcılara gidiyordu., kuantum isim analizleri yaptırıyordu  vs. NURTEN, bu veya benzeri cümleleri söylüyor ve bu arada hoş bir çocukla çıkıyordu. Size iddia ediyorum, eğer bir şekilde evlenmeyi becerdilerse bile şu satırları okurken boşanmış durumdalar yada mutsuz bir bir ilişki yaşıyor ve yakın arkadaşı olan siz gerçeği biliyorsunuz.

Eğer şu yada bu nedenden dolayı evlenmek istiyorsanız evlilik sizin için bir araç olmuş demektir.  Şimdi bu yaklaşımın sizi nereye doğru götüreceğine bir bakalım.

Diyelim ki, artık ailenizle oturmaktan sıkıldınız ve acil bir koca sizin tek kurtuluş yolunuz. Birini buldunuz, hemen evlendiniz. Ohhh hayat ne güzel. Artık kocanızla kedi evinizde yaşıyorsunuz. Bu arada sakın unutmayın aşık olup olmadığınız adamı ne kadar isteyip istemediğinizi bilmiyoruz. Daha doğrusu SİZ BİLEMİYORSUNUZ, çünkü evlilik sizin için bir araçtı. Aynı bindiğiniz bir taksinin plakasını bilmediğiniz gibi çünkü amacınız bir yere gitmek taksiyi satın almak değil.

 Ayar sonra (ki süre değişebilir) artık kendi evinizde yaşama lüksünü doya doya deneyimlediniz. Aile ile ilgili sorunlar ortadan katlı. Evlilik (araç) görevini yerine getirdi. Sorun ortadan kalktığına göre araca bir ihtiyacınız kalmayacak demektir. Yani bindiğiniz taksi dolmuş sizi gideceğiniz adrese götürdü, ama şoförde arabadan inip sizinle gelmek istiyor.  Bilmem anlatabildim mi?  Sizin için evlilik yapması gerekeni yaptı ama kocanız için durum böyle değil. Adamın beklentileri, kafasında çizdiği bir evlilik resmi var. Ve siz şimdi “hadi kardeşim, hadi işimiz bitti güle güle” diyemiyorsunuz.

Nur topu bir kocanız oldu. Güle güle kullanın.

Ortam gerilmeye başladı, çünkü aylar boyunca yanınızdaki adama –Evlensin diye – yapmadığınız şirinlik kalmadı. Kendiniz olmaktan çıktınız, dans eden maymuna döndünüz. Türlü hokkabazlıklar yaptınız ve şimdi hiç birine gerek kalmadı. Birde aylar içinde çocuk olayına girdiyseniz ne mutlu size.

Siz asla üçkâğıtçısınız, hesaplayarak yaptınız demiyorum. Hayır, kesinlikle değilsiniz. Egonuz bu oyunları size çaktırmadan oynatıyor. Siz sadece ufak ufak fark etmenize rağmen ses çıkartmadan seyrediyorsunuz. Evliliği önden hedef olarak koyamazsınız, çünkü bu hedef ancak birileri ile tanışıp, o insanla bir şeyler paylaşıp, belli bir yere gelindikten sonra “Acaba yahu? Olur mu? Evet evet hatta güzel de olur.” diyebileceğiniz bir şey.

Bakın şimdi adım adım, kendimizi nasıl tuzağa çektiğimizi inceleyelim, çünkü ben 3-4 yılımı bu tuzağın içinde yaşadım.

Çekim yasası filan derken bir gün hocama şu soruyu sordum. “Yav be bu yöntemlerle, hani vizyonlama falan filan güzel bir kız bulup evlenirmiyim.” Darel’de “dene bakalım” dedi.

Aynı diğer konular gibi A kutusundan B kutusuna gideceğim. İlişkisi olmayan ben, ilişkisi olan ben haline geleceğim için, önce oturup B kutusunu netleştirmem gerektiğine kara verdim. Yani liste yaptım. İstediğim kadında özellikler listesi.

–          Sarışın olsun.

–          Mavi gözlü Olsun.

–          Benden biraz uzun olsun.

–          Atletik olsun.

–          Eğlenceli neşeli olsun.

Başladım size anlattığım her şeyi yapmaya pramitler çizdim, vizyonlama panoları hazırladım, o kadarın hayatımdaymış gibi mutlu mutlu ortalıkta dolaştım. Ve geldi. Şaka gibi bir hatun. Sarışın mavi gözlü, aynen tarif ettiğim gibi. Aaa üstüne üstlük benden hoşlandı. Biz çıkmaya başladık. İlk buluşma, ikinci buluşma falan derken, ilk haftanın sonunda kız birdenbire ortadan yok oldu. Birkaç gün telefonlarıma hiç cevap vermedi. Ben bu sırada panik içinde mesaj üstüne mesaj, e-mail üstüne e-mail attım ve ne olduğunu anlamaya çalıştım. Üç dört gün sonra çıktı ortaya. “ Eee sende amam panik çıktın. Ne var yani bir-ili gün işim çıkmış olmaz mı? “ dedi ve ilişkimiz oracıkta bitti.

Ben hemen listeme geri döndüm ve başladım eklemeler yapmaya.

–          Sarışın olsun.

–          Mavi gözlü Olsun.

–          Benden biraz uzun olsun.

–          Atletik olsun.

–          Eğlenceli neşeli olsun.

–          Benim yanımda olsun, ortalıktan yok olmasın, benimle ilgilensin.

Aa yine geldi. Buda önceki kadar güzel. Biz çıkmaya başladık. Her şey iyi güzel, ama iki sorun var. Benim ilgilendiğim konularla hiç ilgilenmiyordu ve her dakika tepemdeydi. İlgilensin dedik tamamda, tuvalete de birlikte gidelim demedim ben yahu.

Hemen listeme döndüm ve başladım eklemeler yapmaya.

–          Sarışın olsun.

–          Mavi gözlü Olsun.

–          Benden biraz uzun olsun.

–          Atletik olsun.

–          Eğlenceli neşeli olsun.

–          Benim yanımda olsun, ortalıktan yok olmasın, benimle ilgilensin, ama dozunda ilgilensin.

–          Evrensel konulara yatkın olsun. İlgili olsun.

Yine biri geldi. Siz isteyin geliyor. Bu sefer daha yolunda göründü sanki. İki haftaya aladık olayı. Evrensel konularla ilgiliydi, ama suyunu çıkartmıştı. Mensubu olduğu din yüzünden 40 yaşını geçmiş olmasına rağmen ne içki içiyordu, nede eğlenmeye gidiyordu ve bakireydi. İlişki devam etti etmesine, ama günün birinde tutturdu “ benim çocuklarımda bakire yetişecek” diye. “hayatım bende zaten tek başıma çocukların psikolojisinin canına okumaya yetecek malzeme var, birde seninkileri eklemeyelim.” Dedim ve ilişkiyi bitirdik.

Ben hemen listeme döndüm ve başladım eklemeler yapmaya.

–          Sarışın olsun.

–          Mavi gözlü Olsun.

–          Benden biraz uzun olsun.

–          Atletik olsun.

–          Eğlenceli neşeli olsun.

–          Benim yanımda olsun, ortalıktan yok olmasın, benimle ilgilensin, ama dozunda ilgilensin.

–          Evrensel konulara yatkın olsun. İlgili olsun, ama dozunda ilgilensin.

–          Seks denilen mereti sevsin.

–          İçkide içsin tabii yahu.

Geldi. Son derece çekici bir jazz şarkıcısı ile tanıştım. Aaa son derece normal görünüyor. İki hafta sonra anladım olayı. Tam bir seks manyağı ve alkolik çıktı. Sabah öğlen akşam tek yaptığımız önce içmek sonra sevişmek, sonra yine içmek olmuştu. “Dur yahu, ben bu yoldan geçtim daha önce, burası hiç te hoş bir yere gitmiyor.” Dedim ve bitirdik ilişkiyi.

Ben hemen listeme döndüm ve başladım eklemeler yapmaya.

–          Sarışın olsun.

–          Mavi gözlü Olsun.

–          Benden biraz uzun olsun.

–          Atletik olsun.

–          Eğlenceli neşeli olsun.

–          Benim yanımda olsun, ortalıktan yok olmasın, benimle ilgilensin, ama dozunda ilgilensin.

–          Evrensel konulara yatkın olsun. İlgili olsun, ama dozunda ilgilensin.

–          Seks denilen mereti sevsin, ama dozunda sevsin.

–          İçkide içsin tabii yahu.

–          Sportif olsun. Spor yapsın. Bu demektir ki sağlıklı yaşayan biriyim.

Geldi. Amanın ne güzel başladı her şey. Ta ki bir Pazar sabahı beni saat sabah 5’ te kaldırana kadar. Hadi bir tanem koşmaya gidelim. Gittik kahvaltı ettik. Haydi vadide yürüyüşe çıkalım. Çıktık. Haydi kayak yapalım. Yaptık. Haydi yüzelim. Yüzdük. Haydi yine koşalım…..

Kadın bir dur yahu, bir yerinde dur.

Bir gün yemek yerken masa zangır zangır titremeye başladı. Bir baktım bizimki masanın altında ayaklarını titretiyor. “Napıyon sen?” dedim. Meğerse yemek yerken bu hareketi bir saat boyunca yapılırsa 50 kalori yakarmış vucüt.

Bir dağ keçisi isteseydim ovalara çıkardım, yemeğe değil.” dedim ve ilişkiyi bitirdik.

Bilmem kaç yılı size tek tek anlatmayacağım burada, ama gözünüzde yeterince canlanmıştır diye düşünüyorum. Benim liste 20 sayfayı bulduğunda “Ben nerede çuvallıyorum?” Diye sormaya başladım.

Sizce olay nerde sapıttı? Yaptığım üç şey vardı.

Listeyse liste yaptık. Vizyonlama ise onu da yaptık. Ego ile konuştuk. Darel’den yardım aldık. A kutusunu okeyleye okeyleye bir hal olduk. Kitaplar okuduk. Seminerlere katıldık. Fal baktırdık. Ruhlarla konuşan insanlara gittik. NLP bile yaptık.

Sorun evliliği hedef alıp elimdeki listeyle kadın aramaktı. Dedim ya size evlilik bir hedef yada araç olmaz. Evlilik bir kreşendonun sonunda, arzu ediliyorsa varılacak bir yerdir. Buna inanın, çünkü bugün son derece mutlu bir evliliği olan bir adam söylüyor. Gelin yaptıklarımı detaylı inceleyelim.

Sizlerin de listeleri var. Biliyorum var, hiç inkar etmeye kalkmayın. Çalıtığım insanlarda genelde şuna benzer maddeler gördüm bu güne kadar.

–          Doktor olsun, mühendis olsun.

–          Annemle babamla iyi anlaşsın.

–          Arkadaşlarla iyi geçinsin.

–          Beni hep sevsin.

–          Her şeyi benimle paylaşsın.

–          Sürekli benimle olmak istesin.

–          Gözü benden başkasını görmek istemesin.

–          Bana hep sadık olsun.

–          Birlikte çok iyi vakit geçirelim.

–          Beni korusun benimle ilgilensin, bana baksın.

–          Kültürlü olsun. Kitap okumayı sevsin.

–          Aynı tip filmlerden hoşlanalım.

Buna benzer bir sürü madde. Hatta bir öğrencim, adamın restorana girerken kaç adım önden çıkarken kaç adım geriden yürümesi gerektiğini bile yazmıştı listesine. Eminim sizlerin de yukarıdaki maddeleri okurken ağzınızın suyu aktı. Size harika haberlerim var bayanlar. Çok yakında istedikleriniz gerçekleşecek. Japonlar yapmaya başladılar bir tane 2015 yılında piyasaya çıkacak bu robot. Adı bile hazır. “böylesini bulsam bende evlenirim cing çong XYBZ / serisi.”

Bende istediklerimin normal olduğunu zannettim. Eğer böyle bir listeniz varsa, ki var bakın kendimize ilişkilerimizi nasıl çıkmaza sokuyoruz.

1.        Zamanda yolculuk.

2.       Ben niye bir şey vereyim ki, lüle lüle saçlarım yeter.

3.       Kendi kendime çelişirim.

Devam edecek.

Aykut Oğut

Similar Posts

4 Comments

  1. bu arada ben erkek olarak bu yorumu yapıyorum yanlıs anlasılmasın 😀

  2. önce yorum atmıştım gelmemiş dekki tekrar yazıyorum yukarda listede yazılan tüm özellikleri sevdiğim kıza karşı taşıyorum ekiskiz ama bana sevgilisi oldugnu söledi ( hiç bir daha bahsetmedi ve ne resmlerini ne bulsumaya gittiklerini söledi ) onu sevdiğimde biliyor ama arkadasca takılıyorz birlikde vakit geciriyoruz ve planlar yapıyorus ( balık tutmaya gidelim sunu yemeye gidelim vs. gibi) ne ypacaggımı sarımıs durumdayım 🙁

  3. bana yapabilceğim bir çalışma söyleyebilirmsisniz beni arkadası olarak görüyor çünkü ben onunla hayatımın geri kalnını paylasmak isitiyorum oysaki 🙁

Comments are closed.