İstediğiniz Şeye Sahip Olan Kişi Olmayı Seçin - Kontrol Sende Kitabı

İstediğimiz şeye sahip olan kişi olmayı seçme aşaması, çekim yasasının, en kritik ve en can alıcı noktasıdır.

Hayattaki her şeyin yaratımı, zihinde başlar.

Zihinsel olarak, olmasına izin vermediğimiz hiçbir şeyi, fiziksel dünyamızda ortaya çıkartamayız.

Hayatımızda ne olmak, neye sahip olmak ve neyi yapmak istiyorsak, önce bunun olabilirliğine, zihinsel olarak izin vermemiz gerekiyor.

Tüm icatların, yaratım noktası da budur

“Bir şeyin olabilirliğine zihninsel izin vermek. “

İstediğimiz şeyin, bu dünyada gerçekleşebileceğini, zihnimizde kabul ettiğimiz anda, enerji değişir. Enerji, o isteğin gerçekleşmesi için ihtiyaç duyulacak şeyleri önümüze çıkarır. Her şey, o durumun gerçekleşmesi için bir araya gelir. Daha önce hiç farkında olmadığımız bir şey, bir anda, gözümüzün önünde belirir. Birileri bize bir şey teklif eder.

Çekim yasası da, tam olarak, budur. Enerjinin, bize hizmet edecek şekilde çalışmasıdır.

Kendinize şu soruları sormanızı tavsiye ediyorum:

Her kim olursa olsun, eğer istediğin kişi olabilseydin, kim olmayı isterdin?

Eğer hiçbir sınır ve ön yargı olmasaydı veya sana isteklerinin abartılı, aşırı gülünç ya da ölçüsüz olduğunu söyleyen kimse olmasaydı, kim olmayı isterdin?

İstediğin kişi olabilmen için önünde, bütün yollar ve kapılar açık olsaydı kim olmayı isterdin?

İstediğin kişi olsaydın hayatında ne yaratırdın?

Hayatında neye sahip olmak isterdin?

Bunların, senin hayatında oluşmasına veya ortaya çıkmasına, izin vermene engel olan şey ne?

Onlara sahip olan kişi olmayı seçer misiniz?

İstediği şeylere sahip olan kişi olmayı seçmek; “İstediğimizin, kendimizin ve yaşantımızın doğal bir parçası olduğunu kabul ederek o şeye sahipmiş gibi davranmak” demektir. Bu bir anlamda o şeyi, yaşantımız için bilindik hale getirmektir.

Bunu gerçekleştirmenin en kolay yolu imgelemeyi kullanmaktır. İmgelemek, çekim yasasını çalıştıran, en büyük çekici güç ve lokomotifidir. İlk adımı anlatırken, “Ne istemediğinizi tanımlayın” derken, bildiğiniz şeyleri, kolayca tanımlayabildiğinizi söylemiştim.

Bildiğimiz şeyler, hayatımızın bir parçasıdır. Bedenimizde bildiğimiz şeylerin enerjisini kolaylıkla oluşturabiliriz. Bilmediğimiz bir şeyin enerjisinin titreşim frekansı bizim için yabancıdır. Bilemediğimiz içinde oluşturamayız.

Hayatımızda değişiklik yapmak istiyorsak, değişikliğe ait bilinmezlik durumunu, bilinir hale getirmemiz gerekmektedir. Bilinmezlik durumunda dahi hayatta kalabileceğimizi bilinçaltımıza anlatacak, daha doğrusu gösterecek şey ise imgelemektir.