Değişimi hangi kimliğinizle İstiyorsunuz?

X.: Hayatım aynı gidiyor. İstediğim değişimleri gerçekleştiremedim.

H.Ş.: Gerçekten değişim istiyor musun?

X: Bilmiyorum. Eski heyecanım kayboldu. Belki de değişimi yeterince istemiyorum?

H.Ş.: Kaybolan heyecan kime ait? Yetişkin sana mı? Yoksa çocuk sana mı?

Büyük ihtimalle o heyecan çocuk sana ait bir heyecandır. Değişim için yetişkin heyecanına sahip olsaydın o değişimi gerçekleştirdin.

Çocuklar çoğunlukla çocukluklarındaki boşluğu dolduracak eksik ve yetersiz hissetmelerini giderecek hedefler arayışındadırlar. Hedeflerine sahip olduklarında ne yapacaklarına ve onu elde ettiklerinde ne yapmaları ne hissetmeleri gerektiğine dair aslında detaylı bir fikre sahip değillerdir. Haz ilkesi ön plandadır. Heyecan yaratan haz duygusudur. Ama aynı zamanda o isteğin arkası ve içi boştur. Orada sadece eksik ve mahrum bırakılmış bir duygu ya da hazzın gerçekleştirilme isteği vardır.

Çoğunlukla da o istediğini elde ettiğinde ne olacak dendiğinde mutlu olacağım genel bir cevabını içerir. Aslında bu da o isteğin ana beklentisinin ne olduğunu hakkında bir fikir verir.

Genellikle o istek yaşama katkı sağlayacak yaşamı zenginleştirecek bir yaratım içermekten ziyade yaşamdaki bir boşluğu doldurmak ya da o anda hissedilen bir rahatsızlığı gidermek amaçlıdır. Çoğunlukla da sahip olunan mutsuzluğun giderilmesi amaçlıdır. Ancak farkında olmadığımız mutsuz hissetmemize neden olan şeyin genellikle o istek ve arzumuzla doğrudan ilgili olmadığıdır.

Bir diğer konu çocuk istek ve arzuları çok hızlı değişkenlik gösterir. Çocukların odağı çok hızlı bir şekilde başka şeylere kayabilir. Mutsuzluğun giderilmesi için oluşturmuş olduğu odak farklı şeylerle dağıldığında istek ve arzu üzerindeki elde etme motivasyon enerjisi de dağılır.

Aynı zamanda çocuk aklı hedeflerinin gerçekleşmesi için yeterli bilgi ve kaynağın olmadığı sınırlı çocukça çözümler içeren hayal ve fanteziler içerir. Ve kendisi ile ilgili gerçekçi olmayan çarpık bakış açılarına sahiptir. Özellikle kendisinin kurban olduğu veya kendisinin veya sevdiği birinin kurtarılmaya ihtiyaç duyduğu gibi. Kurban olduğu inancı onu daha ilk baştan birçok şeyi hak etmeyen ve birçok şeye layık olmayan konumuna düşürür.

Gerçek olmayan ya da gerçekte olmayan bir şeyleri referans alarak bir şeyi değiştirmeye çalışmak veya onu referans alarak bir şey yaratmaya çalışmak her zaman başarısızlıkla sonuçlanır.

O nedenle de sadece çocuk aklı ile istenen istek ve arzular yetişkin aklı ile desteklenmedikçe çoğunlukla gerçekleşmez.

Gerçek, çocukluğumuzdan bu zamana kadar en çok hangi konularda değişim istedik?

Bunların kaçını gerçekleştirdik? Kaçında başarısız olduk?

Başarısız olduklarımızda nasıl bir bakış açısından işliyorduk?

Oradaki bakış açılarını hangi bakış açıları ile değiştirirsek onları kolaylıkla gerçekleştirebilirdik?

Bundan daha iyi nasıl olur?

Daha başka neler mümkün?

Halis ŞAHİNER