| |

Yapabilen Olmayı Seçmek – Bilinçli Yaratma Sanatı Kitabı

Geçenlerde, bir grupla yaratım hakkında konuşurken, katılımcılardan biri bana, “Hayatın gerçekleri var. Benim gelirim belli ve bu nedenle de ömür boyu, istediğim milyon liralık villaya ve lüks arabaya sahip olamam.” dedi. Bu düşünceyi, o kadar güzel sahiplenmiş ve o kadar güzel savunuyordu ki, ona farklı alternatifler gösterip her “yapabilirsin, olabilirsin” dediğimde, o, benim sunduğum şeylerin yanlış olduğunu ve onları nasıl yapamayacağını bana ispat etmek için yeni mazeretler öne sürüyordu.

En sonunda ona şunu söyledim; “Bir dakika, ben sana yapabilme ve olabilme yollarını göstermeye çalıştıkça sen onları çürütmeye çalışıyorsun. İstediğin şey nedir? Sahip olmak mı? Yoksa nasıl sahip olamadığının hikâyesi mi? Bu düşüncelere sahip olmak, hayatında ne yaratır? Bu, bir şey yapamadığın ve yaratamadığın durumu yaratır. Yaratmak istediğin şey, bu mu? Neden enerjini bu düşünceyi, kendine inandırmak için harcıyorsun ki? Enerjini, nasıl yaratabileceğin üzerine yoğunlaştırsan ne yaratırsın? Kendine, nasıl yaratabileceğini anlatsan kim olurdun?”

Birçoğumuzun yaşamında buna benzer durumlar mevcuttur. Bu durumda kalmamızın sebeplerinden en önemlisi; çocukluluğumuzda, ebeveynlerimizden ve yakın çevremizden aldığımız bir şeye sahip olma ve bir şey olmayla ilgili hak etme ve layık olma şartlarını içeren değersizlik ve yetersizlik inançlarımızdır.

Değersizlik inancımız varsa iyi, güzel ve lüks şeyleri kendimize layık görmeyiz. Bununla birlikte ailemizin sahip olduğu maddi imkânlardan çok daha üstün bir maddiyata sahip olma durumu da kişileri rahatsız eder. O kişi olduğumuzda farklı bir yaşama sahip olacağımız için onlarla bağımızın kopacağını düşünürüz.
Bazen de onlardan daha fazlasına sahip olmayı, onlara saygısızlık yapmak olarak değerlendiririz. Onları ezdiğimizi düşünürüz. Bundan kaçınmak için kendimizi küçültme yoluna başvurabiliriz. Bu çarpık düşüncelerden kendimizi kurtaramadığımız sürece zihnimiz güzel ve lüks şeylere sahip olmanın önüne sürekli engeller koyar.

Güzel ve lüks şeyler için mazeret üretmemize neden olan bir diğer konu ise kişilerin istek ve arzularını gerçekleştirmek için çok fazla emek ve çaba göstermek gerektiği fikridir. Çok kelimesinin içeriği muallâk bir durum olduğu için ilk baştan uzak durulmasına neden olur.

Büyük resmi görmek ve büyük resimdeki flu alanlar netleştirmek çözüm için en önemli adımlardan birisidir.

Bir diğeri ise “Şu anda sahip olduğum düşünceler ve inançlar benim yaşamımı genişletiyor mu, zenginleştiriyor mu ve kolaylaştırıyor mu?” sorusunu sormaktır.

Eğer kolaylaştırmıyorsa neden onlara inanalım ki neden onları kendi gerçekliğimiz yapalım ki?

Bundan daha iyi nasıl olur?

Daha başka neler mümkün?

Bilinçli Yaratma Sanatı Kitabı
Halis ŞAHİNER

Halis Şahiner’le Bireysel Danışmanlık

Kontrol Sende Kitabım için lütfen aşağıdaki linki tıklayınız

Bilinçli Yaratma Sanatı Kitabım İçin lütfen aşağıdaki linke tıklayınız

Similar Posts

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir